HALEPÇE 'NİN ÇOCUKLARI...
Bir çocuk koşuyordu,
Halepçe sokaklarında
Gün kalleş karanlıktan kurtuldu
Gün doğmadan katledildi
Uçaklar kalktı sıra sıra
Zulmün kalesinde
Hardal gazı ile zehir kustular
Ev ev, sokak sokak
Sis olup yayıldılar her tarafa
Kucağında minicik yavrusuyla
Bir anne duruyordu
Bastıkça basıyordu göğsüne
Göğsüne basıyordu yavrusunu
Ve çıplak ayaklı bir çocuk koşuyordu
İlkbahar rüzgarında
Dünyayı arıyordu gözleri
İnsanlığı görmek istiyordu
Ben oradaydım
Bütün solukları içime çekiyordum
Nefesimde tutuyordum bütün çığlıkları
Gün kalleş karanlıkta tutuldu
Gün doğmadan katledildi Behdinan 'da
Sen dünyaya sığmazsın
Saklayamaz seni dünya
Gel beynime gir
Tut elimi çocuk
Yeni bir dünya kuralım kendimize
Acı dolu gözlerinle öyle bakma
Kaldır başını göklere
Bak kanat açıyor bize yıldızlar
Kımılda cansız durma öyle
Kımılda uzandığın yerden
Haydi kalk, yüreğime gir
Sarplıklarına yürüyelim dağlarımızın
Haydi çocuk cansız durma öyle
Kapatma gözlerini
Bak yeni bir ölüm bulutu geliyor Halepçe üzerine
Daha öğrenmedin mi ?
İnsanlığı yemiş ölüm tüccarları
Beslenmek istiyorlar damarlarımızdan
Bir de korku sinmiş içlerine
Kemirdikçe kemiriyor korku onların beyinlerini
Gün kalleş karanlıkta tutuldu
Gün, doğmadan katledildi Halepçe 'de
Bir çocuk koşuyordu bütün hızıyla
İlkbahar rüzgarıyla
Dur çocuk, dur gitme sonsuzluğa,
Gel yüreğime gir
Beş gün sonra bayram olacak ülkemizde
Kızıl giysilerimizi giyeceğiz seninle
Şekerlerimiz olacak rengarenk
Ve bir baştan bir başa gezeceğiz
Seninle oynadığımız sokakları
Cizre 'ye varacağız
Düğünleri olacak Birca Belek 'te
Mem û Zîn 'in
Ve Dicle bizim türkümüzü söyleyecek
Duyuyor musun beni çocuk ?
Haydi kalk uzandığın yerden
Gel beynime gir
Beynimde yaşa çocuk, beynimde
Gökyüzünün maviliğinde
Acı çeken kadınların yüreğinde
Gözyaşı döken anaların göz bebeklerin de
ŞEHİT JİYANDA GARZAN
No hay comentarios.:
Publicar un comentario